11 Nisan 2016 Pazartesi

Deniz,Doğa ve Tarihin Birleştiği Yer Didim..


Merhaba arkadaşlar,

Yine yeni bir iş günü… Bir çoğumuz hala pazarın etkisinden çıkamadık biliyorum buna bende dahilim J
Ama yaza az kaldı, tatile gitmeyi hayal edin. Bugün içinizi ısıtacak Ege'nin başka bir incisi olan Didim’den bahsedeceğim.


1991 yılında ilçe olan Didim, doğuda Muğla il sınırı ve Akbük Körfezi, batıda ve güneyde Ege Denizi, kuzeyde Bafa Gölü ve Menderes Nehri ile sınırlanmış bir yarımada şeklindedir, yüzölçümü 300 km2 civarındadır.
Didim Ege Bölgesi kıyısında, Büyük Menderes Nehrinin denize döküldüğü yerden başlayarak, güneyde Aydın-Muğla il sınırına (Akbük Körfezi) kadar uzanan bir kıyı bölgesidir. Bölgenin batısında Didim Yerleşimleri ile Altınkum, doğusunda ise Akbük körfezi yer almaktadır.
Denizle doğanın, doğa ile tarihin birleştiği Didim, Aydın’ın turizm alanında iki büyük ilçesinden biridir. Kuzeyi Söke Ovası, Kuzey Doğusu Bafa Gölü, Güneyi, Batısı ve Doğusu Ege Denizi ile çevrili olan Didim bir yarımada görünümündedir.
Her yıl artan nüfusuyla birlikte daha çok turistin ziyaret ettiği bir tatil yeri haline gelmiştir ve her geçen gün daha da gelişmekle birlikte eşsiz plajlarıyla Ege'nin bir incisidir Didim.
Didim, havadaki nem oranının çok az olması ve coğrafi yapısı gereği Astım hastalığına iyi gelen dünyadaki iki bölgeden biridir.90 km sahil şeridine sahiptir. Oldukça sıcak bir iklim kuşağında olmasına rağmen, düşük nem oranı yazın bunaltıcı sıcaklardan şikayet edenler için iyi bir seçenek oluşturmaktadır.
Didim, Akdeniz iklim tipine uygunluk gösteren bir ilçedir. Yaz ayları sıcak ve kurak, kış ayları ise ılık ve yağışlıdır.
Didim, bulunduğu konum nedeniyle tarihte iz bırakan uygarlıklara tanıklık etmiş ve jeopolitik açıdan önemli bir yerdir. Batı dünyası her ne kadar uygarlıkların Yunan kaynaklı olduğunu söylese de, Anadolu toprakları dışarıdan gelen tüm uygarlıkları kendi kültür potasında eriterek, kendine özgü yeni uygarlıklar yaratmaya devam etmiştir..
İlkçağda, kehanette bulunma ve olayları önceden görme yetisinin, kökeni Hititlere kadar inen bir Anadolu Tanrısı olan Zeus ve Leton’un oğlu güneş, ışık, müzik ve kehanet tanrısı Apollon tarafından insanlara verildiğine inanılırdı. Anadolu'nun birçok yerinde, bu tanrıya adanmış tapınaklar bulunur ve buralardaki rahiplerle rahibeler, tanrıya aracılık ederek, kendilerine danışmaya gelenlere, gelecekten haber verirlerdi.
Efsaneye göre; Tanrı Apollon bir gün, Didim yöresinde çobanlık yapan Brankhos'a rastladı. Ondan çok hoşlandı ve ona biliciliğin (kehanetin) sırlarını öğretti. Çoban Brankhos, bugün Apollon Tapınağı'nın yerinde bulunan defne ormanı ve su kaynağının yanında, Apollon adına ilk tapınağı kurdu.
Zaman içinde Brankhos soyundan gelenler "Brankhidler" olarak anıldılar ve çok uzun süre Apollon Tapınağı'nın yöneticiliğini yaptılar. 

Peki, Didim’de nereleri gezebilirsiniz?
Altınkum Plajı: Denizi sığ ve berrak olan Altınkum Plajı, özellikle çocuklu aileler tarafından tercih edilmektedir. Çabuk derinleşmeyen denizi gelenlere güvenli bir yüzüş imkanı sağlar. İsmini plajını altın gibi parlayan kumundan alan plaj Türkiye’nin sayılı mavi bayraklı plajları arasında yerini almaktadır.

Apollon Tapınağı: Unesco Dünya Kültür Mirasları Listesi’ne girmek için başvurunun yapıldığı Türkiye’nin önemli bir tarihi yapısı olan Antik Yunan ve Roma Dönemi mirası İyonya eseri Apollon Tapınağı; Didim’in en önemli turistik yeridir.
Dev sütunları ve insanı şaşırtacak derecede iyi düşünülmüş kent yapısı ile Apollon Tapınağı dünyanın antik çağdan kalma en büyük üçüncü tapınağıdır.


Millet Tiyatrosu: Helen –Roma dönemi ürünü görkemli bir eserdir. Roma imparatoru Marcus Avrelius tarafından yaptırılan 150 metre uzunluğundaki tiyatro muhteşem bir akustiğe sahiptir. Tiyatro Helenistik Dönemde 5 bin 300 kişiyi ağırlayacak düzeydeyken bu kapasite Roma 19 bin kişiye çıkarılmıştır.

Millet Müzesi: Didim’e gelen yerli ve yabancı turistlerin ziyaret ettiği bir diğer önemi yer alan Millet Müzesi içerisindeki Millet Antik Kenti kazıları sırasında çıkartılan tarihi kalıntıların sergilendiği bir yerdir. Mermerden, keramikten, camdan, maden ürünlerinden yapılan eserlerin, Didyma Antik kalıntılarının, sunakların, kitabelerin, sütun başlıklarının ve değerli mücevherlerin yer aldığı geniş bir koleksiyona sahiptir.

Saplı Ada: Didim’in en önemli yerleşim yeri olan Akbük’ün simgesi sayılan Saplı Ada muhteşem manzarası olan bir yarım adadır. SİT alanı olarak korunan Saplı Ada; M.Ö.1500’lü yıllarda Ege Denizi’nde gerçekleşen volkanik patlama sonucu fışkıran lavların ortaya çıkardığı küllerin birikimi ile oluşmuş bir yerdir. Akbük’ün Saplı Ada’sı koydan 100 metre kadar açıktadır ve buraya suların geçildiği zamanlarda yürüyerek geçilebilmektedir.
Yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdikleri yarım adada hala oluşumunda kalan kül katmanlarının yer alması ise diğer ilginç detaydır. Toprağı azıcık eşeleyince ortaya çıkan kül katmanı, oluşunu kanıtlar şekilde günümüze kadar ulaşmıştır.


Bafa Gölü Tabiat Parkı: Özellikle yeşil severlerin gitmesi gereken bir yerdir. Eski bir koy olan Bafa Gölü’nün alüvyonlar sebebiyle kesilen deniz bağlantısının lagünü meydana getirmesiyle günümüz görüntüsünü alan nehir ve etrafındaki zeytinlikler ile çam ağaçları huzur içerisinde zamanlar geçirmeniz için harika bir yerdir.

Didim Gece Hayatı
Didim’in özellikle Altınkum Plajı yakınlarında gecenizi geçirmek için eğlenceli mekanlar bulunmaktadır. Buradaki beach club, disko ve barlar yaz aylarında oldukça hareketli ve renklidir.
Altınkum gibi Akbük ’de de akşamınızı geçirebilirsiniz. Burası daha az bilinir olmakla birlikte geceleri Altınkum kadar canlı ve hareketlidir.

Ayrıca Didim’de bulunan Aguaparka giderek, hem çocuğunuz hem de siz eğlenceli vakit geçirebilirsiniz.
Aquaparkta; 9 adet yüzme havuzu, 23 adet kaydırak, çocuk havuzu, gerçek kum ve gerçek deniz suyundan deniz havuzu, voleybol havuzu, trambolin, restaurant, restaurant içinde çocuk oyuncak grubu, yağmur dansı, köpük dansı ve Türkiye'nin en büyük dalga havuzunu bulunmaktadır.











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder